Eozinofilik özafajit
Eozinofilik özofajit (EÖ) özofagusta yoğun eozinofilik inflamasyona bağlı özefageal disfonksyon ve bunun yol açtığı semptomlarla seyreden bir hastalıktır (1). İlk olarak 1983 yılında bir çocuk hastada tanımlanmıştır. Son 15 yıldır EÖ, gastroenterologlar, allerjistler ve 1. basamak sağlık hizmetlerinde önemli klinikopatolojik antite olarak tanımlanmaya başlanmıştır (1,2). EÖ prevalansı tam olarak bilinmemektedir, %1,1-%37 arasında olduğu bildirilmektedir (3,4). EÖ etiyolojisi tam olarak aydınlatılamamıştır fakat eliminasyon diyetlerinin yapıldığı çalışmalarda alınan olumlu sonuçlar ışığında gıda allerjileri suçlanmıştır (5,6). Patogenezinde genetik olarak yatkın kişilerde kronik antijen kaynaklı immün yanıt geliştiği düşünülmektedir (1). Çocuklarda EÖ klinik belirtileri yaşa göre değişir. Bu klinik belirtiler beslenme zorlukları, büyüme geriliği, bulantı, kusma, gastroözefajiyal reflü (GÖR), göğüs ağrısı, gıda takılması ve disfajidir. Atopi sıklıkla görülmektedir ve EÖ’lü çocukların %60’ına eş zamanlı allerjik rinit, allerjik astım, egzama ve IgE aracılı besin allerjileri gibi atopik hastalıklar eşlik edebilmektedir (7,8). EÖ’lü olguların belirti ve bulguları GÖR hastalığına benzemektedir ancak bu olgular GÖR tedavisine yanıtsız olup, pH metreleri de normaldir. Tanı için günümüzde kullanılan kriterler; 1. disfaji gibi özofagus disfonksiyonu kliniği olması, 2. büyük büyütmede 15’ten fazla eozinofil bulunması, 3. yüksek doz proton pompa inhibitörleri (PPİ) tedavisine yanıt olmaması veya distal özofagusun pH monitörizasyonunun normal olması, 4. özefageal eozinofiliye yol açan diğer durumların dışlanmasıdır (9).
Disfaji sıvı ve/veya katı besinlere karşı yutma güçlüğü olarak tanımlanır. Primer motilite bozuklukları veya sekonder nedenlere (trakeaösefageal fistül, akalazya, GÖR veya ösefajite sekonder darlık, konjenital anomaliler, nörolojik hastalıklar, kollajen doku hastalıkları, genetik hastalıklar gibi) bağlı ortaya çıkabilir. Disfaji EÖ’nün en sık belirtilerinden bir tanesidir. Disfaji ve reflü benzeri semptomlarda özellikle GÖR tedavisine yanıt alınamıyorsa mutlaka üst endoskopisi ile değerlendirilmeli ve EÖ göz önünde bulundurulmalıdır. Herhangi bir endikasyon için endoskopi yapılan çocuklarda EÖ prevalansı %2,3-%6,8 oranında değişmektedir (10,11). Özofajiyal gıda tıkanıklığı için endoskopi yapılan çocuklar için EÖ prevalansı %63 (12) disfaji ve/veya gıda tıkanıklığı olan çocuklarda EÖ prevalansı %88 (13) olduğu bildirilmektedir. EÖ prevalansı kişisel atopisi olanlarda %14-%100 arasında (8,14) ailesel atopisi olanlar arasında %7-%38 arasında bulunmuştur (8,12). Bizim olgumuzda literatür ile uyumlu olarak yutma güçlüğü ve yiyecek takılması şikayetiyle başvurmuştu ve öyküsünde atopik dermatiti vardı.
Tüm dünyada endoskopik ve histopatolojik olanakların artmasıyla birlikte EÖ tanısı daha sık konulmaya başlanmıştır. EÖ düşünülen olgularda endoskopik görünüm normal olsa histopatolojik inceleme için biyopsi alınmalıdır. Çünkü disfajisi olan ve normal endoskopik görünümü bulunan hastaların yaklaşık %10’unda histolojik özellikler ile tanı konulmaktadır. Şiddetli histolojik eozinofilisi olan çocukların üçte birinde endoskopide normal özofagus vardır (15,16). EÖ’ye endoskopik bulgu olarak beyaz eksudalar, uzunlamasına darlık, küçük çaplı özofagus, kıvrımlaşmış veya halkalaşmış özofagus gibi birçok bulgu gözlenebilmektedir (17).
Olgumuzun endoskopi muayenesinde milimetrik beyaz lezyonlar, tüm özofagusta hafif daralma ve biyopsi alınan özofagus dokusunun sert olduğu saptandı. Özofagus alt ve orta kısmından alınan biyopsi örneklerinin histopatolojik incelenmesinde özofagus epitelinde %60 eozinofil infiltrasyonu var idi. Mide ve duodenum biyopsi örneklerinin histopatolojik incelemeleri normal idi.
Tedavide diyet, sistemik ve topikal steroidler (18,19), lökotrien inhibitörleri, immünomodülatörler, azothiopürin ve 6-mercaptopürin kullanılmaktadır. Sistemik ve inhaler tedavi süresi 4-6 hafta kadar olmalıdır. Oral prednizolon verilen EÖ’lü çocukların %100’ünde klinik yanıt alınır iken histolojik yanıt %93,8’dir (20). Biz olgumuzda 1 mg/kg/gün den oral prednizolon kullandık. Deri testi ve Fx5 negatif olduğundan olguya diyet eliminasyonu yapılmadı. Steroid tedavisinden bir hafta sonra hastanın yakınmalarında belirgin düzelme olduğu görüldü ve birinci ay kontrolünde olgunun hiçbir yakınmasının olmadığı gözlendi.
Sonuç olarak yutma güçlüğü veya tedaviye dirençli GÖR olan çocuklarda EÖ tanısı ayırıcı tanıda mutlaka düşünülmelidir.